Likya Haber Gazetesi, Kalkan, Kaş Antalya Haberler
ANASAYFA HABER ARA FOTO GALERİ VİDEOLAR ANKETLER SİTENE EKLE RSS KAYNAĞI İLETİŞİM

EN ÇOK OKUNANLAR

HABER ARA


Gelişmiş Arama

BU GÜNÜN MANŞETLERİ...

manşetler

SON DAKİKA HABERLERİ....

EKŞİ SÖZLÜK...






CANLI TV İZLE...

YAKINDA...

ÖZELLEŞTİRMELERE HAYIR!

ALEXA

Alexa Certified Traffic Ranking for www.likyahaber.net

SİTEYE GELENLER

free counters

ÇEVRİMİÇİ

Kaş Kaymakamı'nı ikna etmek

Kaş Kaymakamı'nı ikna etmek

Tarih 13 Ocak 2013, 20:36 Editör Özer YILMAZ

Kaş, sadece Kaşlılar'ın değil, Türkiye 'nin ve dünyanın pek çok yerinden fahri hemşehrileri olan, bu yüzden de yükselen değerili bir Akdeniz beldesi. Bizim kültürümüzün de bir sembolü olan yunusları intihara sürükleyen bu esareti sona erdirmek için kolları sıvayacak Kaşlılar'ın yunus parklarının bir turist eğlencesi olmadığını farkına varmasını dilerim.

Kaş Kaymakamı’nı ikna etmek

Çocuklarımızı işkenceye alet ediyoruz

"Biz çocuklarımızı mutlu etmeye çalışırken yunuslar intihar ediyor." Yazar Buket Uzuner, yunuslar için bir kampanya başlattı...






















    Çocuklarımızı mutlu etmeye çalışıyoruz ama bunun sonunda yunuslar intihar ediyorlar. Aslında bu yaşananlara çocuklarımızı alet etmiş oluyoruz.    

"Yunus çok güçlü bir hayvandır, intihar etmeye karar vermedikçe kolay kolay ölmez. Ancak intihara karar veren bir yunusu hiç kimse kurtaramaz!"

Bu cümleler yazar Buket Uzuner'in Su adlı romanından... Kitabın ana karakterinlerinden biri "yunus"... Uzuner, kitabı için yunuslarla ilgili uzun araştırmalar yaptı. Hatta Türkiye'nin tek yunus veteriner hekiminden bu konuda özel bir eğitim bile aldı. Bu eğitim onu derinden etkiledi. Bakın yazar neler söylüyor bu konuda: "İnsan güzellikleri derin tanıdıkça seviyor, ben SU romanını yazarken, geniş bir SU okuru kitlesi de romanı okuduktan sonra yunuslara daha duyarlı olduk.

Günde 70 km yüzen ve 100-200m. derinliklere dalan bir yunusu, içinde sadece birkaç yüzgeç atabileceği bir havuzda zaten işkence başlamış oluyor. Yunuslar av-avcı ilişkisiyle yaşayan, canlı avlanan, aile kuran, çocuk doğuran, doğurduğu çocuğu emzirip avlanmayı öğreten canlılar. Havuzda avlanmayı bırakıp cansız balıkla beslenme sitilleri değiştiriliyor.


Aç bırakılıp yaptıkları doğru hareket için yemek veriliyor bu da başka hareketler yaptırılsın müşteriler eğlendirilsin diye gün içinde az, gün bitiminde çok olarak gerçekleşiyor. Morali bozulan hayvanların hastalıklara direnci de azaldığı için hastalık riski artıyor.

Midelerinde strese bağlı görülen ülser çok yaygın ve kanıksanmış bir halde. Bunalıma giren yunuslara şova devam edebilmeleri için yeşil reçeteli depresyon ilaçlarıyla yatıştırıldığını veterinerler söylüyor. Cinsel aktiviteleri sonlandırılıyor. İnsanlara zarar vermesin diye dişleri törpüleniyor. En önemlisi yaşama güdüleri olan avlanma ellerinden alıyor ve amaçsızca sadece insana hizmet eden kuklalar haline getiriliyor. Yunuslar, çevrelerine gönderdikleri ses dalgaları ve onların yansımasıyla hareket edebildikleri için deyim yerindeyse ses dalgalarıyla gören hayvanlardır.'Yunus parklarında' ölen yunusların sadece özgürlüklerini kaybettikleri için değil, içine hapsedildikleri havuzların sınırları dar yani duvarları yakın olduğu için dalgaların kısa yoldan duvara çarpıp geri gelmesiyle oluşan yoğun ses dalgalarının yarattığı beyin hasarı ölümlerine sebep oluyor.

    Yunus parkları yunuslara beyin hasarı veriyor, onları çıldırtıyor ve sonunda intihar ediyorlar.    

Aklıma gelen bir başka sorun da doğada vücutlarında bulunan ve zararsız parazit yükünün stres altında sorun olup ve hastalıklara yol açması."

Tüm bunlar Buket Uzuner'i Change.org adlı internet sitesinde bir kampanya başlatmasına neden oldu. Uzuner ile kampanya ile ilgili konuştuk. Bir nefeste anlatıverdi yaşadıklarını... Bakın ntvmsnbc'nin sorularına ne yanıtlar verdi:

- Yunuslar özgür bırakılsın kampanyasını neden başlattınız?
İnternet çağında canlı haklarına karşı vicdanlarımızı sızlatan olaylara ‘online aktivizm’ yoluyla karşı koymak ve etkin olmak artık olası. Örneğin yakınlarda Yeşilist, Maslak 1453 projesini, Change.org ‘da başlattığı kampanya sonunda oluşan toplumsal duyarlılık sayesinde önledi. Change.org ‘un Türkiye direktörü ve Greenpeace Akdeniz eski başkanı olan arkadaşım Uygar Özesmi, SU romanını yazdığım sırada yaptığım çalışmalar nedeniyle yunuslar konusundaki duyarlılığımı biliyordu. Kaş’taki yunus parkının yeniden açılması söz konusu olunca, bunu önlemek için benim bu kampanyayı benim üstlenmem durumu kendiliğinden, doğal olarak ortaya çıktı.

- Hayvanlara karşı duyarlı olan çok sayıda insan yunus parklarına gidiyor. Bu ziyaretler duyarsızlıktan değil daha çok orada yaşananların arka planında neler oluyor bilmemekten mi kaynaklanıyor sizce?
Çok doğru. Ben de oğlum küçükken onunla birlikte bir yunus parkına gitmiştim. Gerçi oranın atmosferinden rahatsız olup kısa sürede çıktık. Ama bizim gibi bu ziyaretleri yapan çok insan var.Çocuklarımızı mutlu etmeye çalışıyoruz o sırada ama bunun sonunda yunuslar intihar ediyorlar. Aslında bu yaşananlara çocuklarımızı alet etmiş oluyoruz. O yüzden yunus parklarına gidenleri, çocuklarını götürenlerin bu konuda bir kez daha düşünmelerini çok isterim.

-Kaş'taki yunus parkı için neler yapılması gerekiyor?
Doğal güzelliği ve kültürel zenginliğiyle çok sevdiğim ve son yıllarda sık sık ziyaret ettiğim bir Akdeniz mucizesi olan Kaş'ın, yunuslara eziyet eden bir yunus parkıyla anılmasını istemiyorum. Kaş, sadece Kaşlılar'ın değil, Türkiye 'nin ve dünyanın pek çok yerinden fahri hemşehrileri olan, bu yüzden de yükselen değerili bir Akdeniz beldesi. Bizim kültürümüzün de bir sembolü olan yunusları intihara sürükleyen bu esareti sona erdirmek için kolları sıvayacak Kaşlılar’ın yunus parklarının bir turist eğlencesi olmadığını farkına varmasını dilerim. Sayın Belediye Başkanı ve Kaş Kaymakamı’nı ikna etmek konusunda en fazla şansa Kaşlılar sahip. Kaş’ta tamamen kapatılacak yunus parkı hem Kaşlılar için bir onur, hem de diğer yunus parklarına da önlem ve örnek olacaktir.

Şu ana kadar Buket Uzuner'in Change.org sitesinde açtığı kampanyaya 12.500 kişi katıldı. Kampanya amacına ulaşırsa yazarın kitabındaki şu cümleler de gerçekleşmiş olacak:

"Yunus iyileştikten sonra olmalıydı, çünkü hayvan kıkır kıkır çığlıklar atarak havada zıplıyor, sonra dönerek suya düşüyor ve sevinçle yüzüyordu. Ağzının doğal yapısı yüzünden yunus, daima sevinçli bir hayvan sanılsa da, şimdi sahiden mutlu olduğu belliydi. Çünkü özgürdü. Yunus parklarında sadece para için robot gibi kullanılan, sonra da havuzlardaki yüksek ses dalgaları ve yaşadıkları esaret yüzünden intihar ederek ölen yüzlerce akrabası gibi zorla değil, kendi isteğiyle ve engin denizde yüzüyordu...."

Ayzen Atalay Durmuşoğlu
ntvmsnbc

Bu haber 6330 defa okunmu?tur.

Delicious  Facebook  FriendFeed  Twitter  Google  StubmleUpon  Digg  Netvibes  Reddit

KAŞ HABERLERİ

Dört yılı bir kitapla anlattı

Dört yılı bir kitapla anlattı Kaş Belediye Başkanı Abdullah Gültekin, dört yıllık çalışmalarını bir kitapla kamuoyuna anlattı.

Vakıf yardıma koştu

Vakıf yardıma koştu Kaş Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakfı (SYDV) 2012 yılında ihtiyaç sahibi 2 bin 722 kişiye toplam 832 bin lira y...
********FARKIN NE****************23 Şubat 2014

HAVA DURUMU

Detaylı bilgi için resmin üzerine tıklayın.

ANKET

sence; KALAMAR TAVA MI MEZE Mİ?






Tüm Anketler

GOOGLE TERCÜME



Copyright © 2005-2012 www.likyahaber.net Tüm hakları acaip bir şekilde saklanmıştır. Kopye eden fena olur!... demedi demeyin... editör-özer yılmaz/elk.mühendisi-yıldız teknik üniv. POSTA ADRESİMİZ; haber@likyahaber.net
RSS Kaynağı | Yazar Girişi | Yazarlık Başvurusu

Altyapy: MyDesign Haber Sistemi


porno izle